Bağış Sepeti

Yasal Uyarı: Kaynak gösterilmeden ve açık link verilmeden sitede yer alan yazılar kullanılamaz.

Etkinlikler

“SURİYELİ TÜRKMENLERİN SORUNLARI VE TALEPLERİ” ÇALIŞTAYI VE PANELİ GERÇEKLEŞTİRİLDİ

Sahipkıran Stratejik Araştırmalar Merkezi (SASAM) Marmara Bölge Koordinatörlüğü ile Beydili Türkmen Derneği iş birliğinde düzenlenen “Suriye’de Türkmenlerin Sorunları ve Talepleri” konulu istişare ve değerlendirme çalıştayı ile paneli, İstanbul’da geniş katılımla gerçekleştirildi.

Panel öncesinde gerçekleştirilen çalıştayda, Türkiye’de geçici koruma statüsündeki Suriye Türkmenleri ile Suriye’ye dönen Türkmenlerin karşılaştıkları sıkıntılar ve bunların çözüm önerileri ele alındı. Katılımcılar, Suriye Türkmenlerinin mevcut durumu ve geleceğine ilişkin kapsamlı değerlendirmelerde bulundu.

Çalıştayda dile getirilen konular özetle şöyle oldu:

  • Suriyeli Türkmenler, kendilerine genel “Suriyeli” olarak yaklaşıldığını, kendilerinin Suriyeli diğer etnik unsurlarla bir tutulduğunu, hatta yer yer negatif ayrımcılığa maruz kaldıklarını,
  • 10 Ekim’de yayımlanan yönetmelik değişikliği ile Türk Soylu Yabancılara tanınan hakların kendilerine uygulanmadığını,
  • Türk soylulara tanınan haklardan yararlanamadıkları için, diğer Suriyeliler gibi kendilerine de geçici koruma statüsü kapsamında getirilen kısıtlamalar nedeniyle ticaret amacıyla bulundukları şehir dışına çıkamadıklarını, fuarlara katılamadıklarını, Suriye hükümetinin Türkiye’ye uyguladığı yüksek gümrük vergileri nedeniyle de ticari faaliyetlerinin durma noktasına geldiğini,
  • Aile içi anlaşmazlıklar gibi küçük adli meselelerden dolayı, mahkemece beraat etmelerine rağmen hemen geri gönderme merkezlerine gönderilip, buralardan da sınır dışı uygulamalarına maruz kaldıklarını, bu nedenle aile bütünlüklerinin bozulduğunu,
  • 10’lu yaşlarına geldiği halde geçice koruma statüsünden yararlandırılmadığı için eğitime devam edemeyen ve sağlık hizmetlerinden yararlanamayan çocuklar ve yetişkinler olduğunu,
  • Devlet politikasının Suriyeli Türkmenlerin de diğer Suriyeliler gibi geri dönmelerini sağlamaya yönelik olduğunu ama Suriye’ye geri dönüş yapan Türkmenlerin ise Suriye’de henüz eğitim ve sağlık sistemi oluşmadığı için çok pahalı olan özel eğitim ve sağlık hizmetlerinden başka alternatiflerinin olmadığını, çoğu soydaşımızın eğitim ve sağlık hizmetlerinden mahrum kaldığını,
  • Ayrıca bırakın yeni devlet kadrolarına atanmayı, Suriye devletindeki eski kadrolarına bile kabul edilmediklerini, valilik, kaymakamlık ve askeri görevler başta olmak üzere üst düzey hiçbir göreve Türkmenlerden atama yapılmadığını, ayrıca Türkmenlerin Suriye’deki nüfusuna oranının çok altında bir vekil (20’yi geçmesi gereken vekillik için Şara’nın belirlediği delegeler tarafından sadece 4 vekil seçildiğini) ifade edilerek;
  • Suriyeli Türkmenlere Türk soylulara tanınan hakların tanınması için daha önce Doğu Türkistanlı Uygurlar için oluşturulan komisyon gibi bir komisyon kurularak Türk soylu olduklarının tescil edilerek bu haklardan yararlanmalarının sağlanmasının gerekliliği,
  • Komisyonun Osmanlı arşivlerindeki salname ve diğer belgelerden kimlerin Türkmen kökenli olduğunu rahatlıkla tespit edebileceği,
  • Suriyeli Türkmenlere Türk soylulara tanınan hakların sunulmasının Suriye’deki demografik yapı açısından bir tehdit oluşturmayacağı, daha önce Uygur Türkleri tecrübesinden görüldüğü üzere kalmak isteyenlerin bir şekilde Türkiye’de kaldıkları ama bu süreçte yaşatılan sorunlar nedeniyle hem sıkıntı çekildiğini, hem de soydaşlarımızın Türkiye’ye küstürüldüğü,
  • Türkmenlerin Suriye’ye dönüşlerini teşvik etmek için Türkiye Cumhuriyetinin Suriye hükümeti nezdinde Türkmenlerin nüfusa oranla uygun sayılarda temsil edilmesi için gerekli girişimlerde bulunmasını ve Suriye’deki Türkmen bölgelerinde alt yapının ivedilikle oluşturulması için destek vermesine duyulan ihtiyaç,
  • Yaşadıkları sorunları iletebilmeleri ve çözüm talepleri için Dışişleri Bakanlığı ve Göç İdaresi Başkanlığında hiç muhatap bulamadıklarını, bu kurumlarda kendilerine yönelik alt düzeylerde muhataplar oluşturulmasına yönelik ihtiyaç dile getirildi.

Çalıştaya ve sonrasında gerçekleştirilen panele Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Ayhan Ogan, Bayrampaşa Kaymakamı Abdullah Çiftçi, Beydili Türkmen Derneği Başkanı Ahmet Ağca, Irak Türkmenleri Derneği Başkanı Eyüp Kerem, Bulgaristan Türkleri Kültür ve Hizmet Derneği (BULTÜRK) Başkanı Rafet Ulutürk, Doğu Türkistan Maarif Hareketi Genel Başkanı Hidayet Oğuzhan, Doğu Türkistan Spor ve Gelişim Derneği Başkanı İmam Hasan Öztürk, SASAM Başkanı Süleyman Erdem ve SASAM Yurtiçi Yapılanma Sorumlusu Murat Aktaş’ın yanı sıra çok sayıda akademisyen, sivil toplum temsilcisi ve medya mensubu katıldı.

Çalıştay sonuçları, SASAM tarafından detaylı şekilde raporlanarak ilgili makamlara iletilecek.

ÇALIŞTAY VE PANELDEN KARELER

 

img

Sahipkıran Stratejik Araştırmalar Merkezi (SASAM); 1 Aralık 2012 tarihinde kurulmuş, Ankara merkezli bağımsız bir düşünce kuruluşudur. Sahipkıran; Müşteri (Jupiter) ve Zühre’nin (Venüs) aynı hizada (bir burçta) oldukları zamanda doğan kişilere atfedilen bir sıfattır. Bu kişilerin cihangir olacaklarına inanılır. Cengiz ve Timur Hanların Sahipkıran oldukları bilinmektedir. Türk Dil Kurumunun yayınladığı güncel sözlükte, Sahipkıran için; “güçlü ve üstün hükümdar” tanımı yapılmaktadır.

Comments are closed

Benzer Gönderiler


Warning: Undefined variable $logoUrl in /home2/sahipkiranorg/public_html/wp-content/plugins/iyzico-woocommerce/includes/Common/Helpers/BuyerProtection.php on line 79