Bağış Sepeti

Yasal Uyarı: Kaynak gösterilmeden ve açık link verilmeden sitede yer alan yazılar kullanılamaz.

BİLGE KRAL ALİYA İZZETBEGOVİÇ

Bugün (19 Ekim 2014), Bilge Kral unvanıyla anılan merhum Aliya İzzetbegoviç’in ölümünün 11. yıl dönümü. Bilge Kral, 19 Ekim 2003’te aramızdan ayrılmıştı. Ölümünün 11. yılı münasebetiyle Bilge Kralı anlatan Süleyman Gündüz’ün yazısını ilginize sunuyor, Bilge Kral’ı rahmetle anıyoruz.

*****

Konferans veya panellerde Alija üzerine konuşma yaptığımızda; insan, bilge ve liderlik vasıflarına vurgu yaparız.

Uluslararası sistemin ötekileştirdiği ve şeytanlaştırdığı birçok lider tanıdım. Bunların içinden beni en çok etkileyen Alija olmuştur. Bu etkileşim saydığım her üç başlıkta da oldu.

Etkileme gücünün sırrını Alija’nın diline bırakmak gerekir. ‘Yeryüzünün öğretmeni olmak için gökyüzünün öğrencisi olmak gerekir’ diyordu. Doğru, insanlar hayatlarını tanzim etmekte ölçü olarak sadece ve sadece O’nun elçisinin mesajını dikkate almak zorundadırlar.

Kendisinden düşmanlarının yaptıklarının aynısını yapma talebiyle gelen askerlere ‘Onlar bizim öğretmenimiz değil’ derken göklerin ve yerlerin sahibinin buyruğunu örnek almalarını öneriyordu.

Yeryüzünde kaç kişi var hayattayken ve öldükten sonra arkasından onun dürüstlüğünden ve adaletinden asla kuşku duymadık denilebilecek. Alija sadece dostlarının değil düşmanlarının da böylesi şahadetine mazhar olmuş bir liderdi.

Bundan dolayıdır ki cenaze merasiminde gök yarıldı ve yeryüzü gözyaşlarına boğuldu.

İslam medeniyeti içinde doğmuş ömrünün sonuna kadar bir Müslüman olarak kalacağını haykırmış biri olarak Alija komplekssiz bir liderdi. Batılı gibi düşünüyor ama kendini doğulu gibi hissediyordu.

Âlimin ölümü âlemin ölümü gibidir. O bilge bir şahsiyetti. Bugün İslam dünyasının içinde bulunduğu sorunlara baktığımızda çağın dilini kavrayan biri olarak ona ne kadar ihtiyaç hissediyoruz. En azından ben öyleyim.

Bilgeliğini ‘İslam’ın Yeniden Dirilişi Sorunları, İslam Deklarasyonu, Doğu ve Batı Arasında İslam, Özgürlüğe Kaçışım ve Tarihe Tanıklığım’ kitaplarıyla ortaya koymaktaydı.

Kitaplarında; başta Müslümanlar olmak üzere insanlığın içinde bulunduğu sorunları analiz ediyor ve çözüm metotları öneriyordu.

Hayatında en çok önem verdiği, konuşmasında ve yazılarında vurgu yaptığı kavramlar özgürlük, adalet, ahlak ve dürüstlüktü.

Siyasetin dürüstçe yapılabileceğinin örneğiydi. Siyasette dürüst bir tavrın ve her zaman doğruyu söylemenin; belagatten, abartıdan, tarafgirlikten daha değerli olduğunu ortaya koydu. ‘Ötekine’ ‘düşmana’ ‘muhalife’ saygılı, nazik bir üslup benimsemenin kaybettiren değil kazandıran bir değer olduğunu gösterdi.

Bir konuşmasında ‘İslam insanlar arasında barışı yayar, nefreti ve yıkımları engeller’ diyordu. Ülkesinde yaşananlara rağmen halkına ‘Geleceğimizi geçmişimizde aramayacağız. Hiç kimse kin ve intikam peşinde koşmamalı, sadece adaleti aramalı. Çünkü intikam sonu olmayan kötülüklerin de kapısını açar’ telkininde bulunuyordu.

Mütevazı bir liderdi; kendisine yönelik abartılı bir dil kullanılmasından ve davranış içinde olunmasından asla hoşlanmazdı.

Partisinin kongresinde fotoğrafının asılmasına ‘Bunu abartılı bir tevazu olarak görmeyin ama benim fotoğrafımın asılması değerlerimize uygun değildir. Kahve molasında lütfen onu kaldırın’ diyerek tepki göstermiştir.

Bir televizyon programında kendisini ‘Bosna’nın kurtarıcısı’ ilan eden sunucuya abartmaması gerektiğini halkın yüklediği emaneti doğrusuyla yanlışıyla yerine getirmeye çalıştığını söylemişti.

Düşünceleriyle yaşamı arasında bir paralellik kurmuştu. İnanmadığı hiçbir şeyi söylemedi.

.

Süleyman GÜNDÜZYenişafak 

img

Sahipkıran Stratejik Araştırmalar Merkezi (SASAM); 1 Aralık 2012 tarihinde kurulmuş, Ankara merkezli bağımsız bir düşünce kuruluşudur. Sahipkıran; Müşteri (Jupiter) ve Zühre’nin (Venüs) aynı hizada (bir burçta) oldukları zamanda doğan kişilere atfedilen bir sıfattır. Bu kişilerin cihangir olacaklarına inanılır. Cengiz ve Timur Hanların Sahipkıran oldukları bilinmektedir. Türk Dil Kurumunun yayınladığı güncel sözlükte, Sahipkıran için; “güçlü ve üstün hükümdar” tanımı yapılmaktadır.

Comments are closed

Benzer Gönderiler