Ankara, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde havalimanına raylı sistemle ulaşımı olmayan tek başkent olarak bilinir. Yıllardır her yerel seçim öncesinde adaylar tarafından havalimanına metro sözü verilir ancak bugüne kadar söylenti dışında bir icraat olmamıştır.

Bu konu, başta havalimanı yolu üzerindeki yerleşim yerlerinin sakinleri olmak üzere havalimanını kullanan tüm şehir sakinlerini ve şehre gelen misafirleri ilgilendiren ve başkent açısından bir prestij meselesi haline gelen bir konudur.

Kızılay’dan Esenboğa Havalimanına 30 kilometrelik mesafe, trafik yüzünden 1 saati aşabilmekte ve başta Protokol Yolu civarında ikamet eden Ankaralılar olmak üzere, bu yolu kullanan herkes için eziyete dönmektedir. Hele toplu taşıma kullanan bölge sakinleri, yetersiz seferler yüzünden çoğu kere tıklım tıklım otobüslerde seyahat etmek zorunda kalmakta ve trafiğin de etkisiyle uzayan yolculuklar, oldukça yorucu hale gelmektedir.

Havalimanına metro hattı yapılmasının teknik ve mali sebeplerle kısa vadede mümkün olmadığı görülmektedir. Bu durumda Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin alternatif çözümler arayışında olması beklenir. Bu bağlamda, hem Havalimanı hattını, hem de Gölbaşı gibi metro hattı olmayan uzak mesafeli diğer semtlerde ikamet edenleri rahatlatacak bir uygulama olan ve İstanbul’da başarılı bir şekilde uygulanan “Metrobüs” uygulamasını bir an önce hayata geçirmesi faydalı olur. Kendilerine özel şeritlerden trafiğe takılmadan ilerleyen bu toplu taşıma araçları, sağlayacakları hızlı ve nispeten rahat ulaşım sayesinde vatandaşların özel araç kullanım gereksinimlerini de azaltmakta ve genel trafik yoğunluğunu da azaltmaktadır.

Ana hatlara metrobüs ile ulaşım sağlayıp, belirli duraklardan ring seferleri ile iç bölgelere ulaşım sağlamak, hem o bölgelerde yaşayan Ankaralıları, hem de genel anlamda trafiği çok rahatlatacaktır. Metrobüs uygulamasının ABB’ye büyük bir maliyeti de olmayacağından, sadece bu yönde bir irade ile hayata geçirilebilecek bir uygulamadır. Bu nedenle ABB Başkanı Mansur Yavaş’ın raylı sistemle ulaşım olmayan bölgeler için bu uygulamayı hızla hayata geçirmesini beklemek, en doğal hakkımızdır.

Ankara trafiğini rahatlatacak diğer bir önerim ise, battı çıktı ve alt-üst geçit olmayan kavşaklar için İsviçre’de uygulandığı belirtilen mobil üst geçit uygulamasını hayata geçirmektir.

Bu uygulama, battı çıktı veya alt-üst geçit yapılması çok zor olan kavşaklarda trafiği etkilemeden kısa sürede kurulabilecek bir uygulamadır. Her ne kadar İsviçre’de yol çalışmaları sırasında kullanıldığı ifade edilse de, farklı tasarımlarla ihtiyaç duyulan yerlerde uzun süreli kullanıma müsait bir düzenek olduğu görülmektedir. Bu bağlamda yine Esenboğa Havalimanı yolundan (Protokol Yolu) örnek verecek olursak; Dışkapı ve Altınpark kavşakları, trafiğin sıkıştığı ana noktalardır. Bu kavşaklarda battı çıktı veya alt-üst geçit yapmak, uzun süre trafiği felç edebileceğinden olsa gerek, bu yönde hiçbir çalışma yapılmamaktadır. Ancak mobil üst geçit uygulaması ile bu ve benzeri noktalarda trafiği rahatlatmak mümkün olacaktır. ABB, mobil üst geçit uygulaması ve hatta farklı formatlarda mobil üst geçit üretimi açısından tüm belediyelere örnek olabilir.

Genel olarak ihtiyaç sahiplerine yönelik sosyal yardımlarla gündemde olan Mansur Yavaş, Ankaralıların genelinin hayatını kolaylaştıracak bu tarz somut icraatlar ile daha fazla Ankaralının gönlünü kazanabilir.

Süleyman ERDEM
Yazarın diğer yazıları için tıklayınız.