Vatan, Millet, Devlet ve Bayrak. Bu sözcükler sıradan sözcükler değildir. Zira biz Türkler Vatanımız sonsuza dek var olsun, Yüce Türk milletimiz mert, cesur, asil atalarımız gibi şanla şerefle yaşasın, şanlı,kutlu bayrağımız yükseklerde gururla dalgalansın diye savaşır, mücadele ederiz. Vatanımızı, milletimizi, devletimizi kutlu bayrağımız Türk bayrağını korumayı boynumuzun borcu biliriz. Bu sebebdendir ki “Her Türk asker doğar “deriz. Çünkü biz Türklerin eski tarihinden ve köklü, soylu atalarımız zamanından belli bir özelliğimiz vardır. Bizlerde ordu halk, halk ordudur. Yani bizim için alplik, savaşçılık, askerlik meslek değil bünyemizde, kanımızda bulunması gereken bir özelliktir(1). Tarihimizde de böyledir bir çok savaşda milletimiz tek vücud halinda savaşmış, düşmanı def etdikden sonra günlük hayatlarına devam etmiştir (2). Eski zamanlardan beri Türklerde savaşa katılmak, cesur olmak ve savaşta düşman askerini etkisiz hale getirmek kutsanmıştır. Bugün de askerlik ve toprak,vatan uğrunda savaşmak bizim kültürümüzde kutsaldır.
Türk’ün şanlı tarihine kanlarıyla zaferler yazan,Türk İslam ülküsünü yüce tutan, kalbindeki Allah aşkı ve vatan sevgisiyle düşmanı Türk’ün toprağında barındırmayan kahramanlarımız her zaman bizim gurur kaynağımız olmuştur (3).Mustafa Kemal Atatürk’ün söylediği “Dünyanın hiç bir ordusunda yüreği seninkinden daha temiz, daha sağlam bir askere rastgelinmemiştir” sözleri çok değerli ve önemlidir. Bu sebebdendir ki, Türk ordusu, Türk askeri her zaman zülüm ve işgal altındaki topraklarda beklenen, yolu gözlenendir. Türk,tarih boyu her zaman umutla beklenmiştir. Türk, zalimin zulmünden mağdurun, zorda olanları beklediğidir. Ne zaman ki Türk’ün şanlı tuğu, bayrağı bir semada süzülüyorsa orada huzur vardır demektir. Çünkü Türk vefalıdır, cefakeştir, mazlumun yanında ve zalimin karşısındadır. Tarihte bilinen tek millet Türk ulusudur ki, asla sömürgecilik ve faşistlik gibi bir kara lekeyi tarihinin sayfasına yazmamıştır. Türk’ün eli asla masumun kanına bulaşmamıştır. Bugün eğer tarihimizle gurur duyuyorsak bunu asil atalarımızın kalplerindeki Allah aşkına ve vatan sevgisine borçluyuz. İşte bu aşkın ve sevginin gücüyle atalarımız hain düşmanı yenmişlerdir.Bu gün de bizler bu aşkın, bu sevginin gücüyle vatanımız ve milletimiz için mücadele ediyoruz. İbni Haldun “Coğrafya kaderdir” diye söylüyor. Sanki Türkiye Cumhuriyeti’nin de kaderinde mevcut olduğu coğrafya nedeniyle daima gücüne güç katmak, sınırlarındakı hain teröristlerle mücadele etmek,zulm içindeki ümmetin akan göz yaşlarını silmek, tüm Türk ve İslam dünyasına destek olmak vardır. Bütün bu ağır görevi Türkiye Cumhuriyyeti hayata geçirirken içdeki ve dışdaki bazı hainler ve düşmanlar Türk asgerinin hayata geçirdiyi “Zeytin Dalı, Fırat Kalkanı, Pençe, Barış Pınarı” gibi gerekli ve önemli askeri harekatlardan rahatsız oluyor, karşı çıkıyorlar. Anlamıyorlar ki Türkiye asla Amerika, Rusya, Avrupa, İngiltere, İsrail, İran gibi kan kokusu almış köpek balığı misali petrol kokusu alarak Suriye’de, Irak’ta, Libya’da hüküm sürmek, petrol sömürmek niyetinde değildir ve yerin üstündekilerle insanlarla hak hukuk adalet medeniyet uğruna ilgileniyor yerin altındakilerle ilgilenmiyor! Türkiye’nin tek amacı sınırlarındaki terör tehlikesini def etmek ve Osmanlı Türk İmparatorluğu döneminde yüz yıllarca aynı bayrak altında birlikte özgürce yaşadığı müslümanlara destek olmak onlara karşı hayata geçirilen zülme son koymaktır! Türk askeri kan döküyor, zalimlerin işgalcilerin açtığı yaralara melhem oluyor. Her zaman olduğu gibi Vefalı Türk yine destek için mücadele ediyor. Bu nedenle gururla ve sevgiyle her zaman Türk askerine destek olmayı boynumuzun borcu biliriz! Asker selamımdan rahatsız olanlara inad Selam olsun Türk’ün bayrağına, Selam olsun Türk’ün Askerine diyorum. “Türk askeri asildir.” Mustafa Kemal Atatürk. Ne Mutlu Türk’üm diyene.
P.S: Her zaman öz maslahatlərı ve değerli bilgileri ile destek olan Türk komutan İshak Çelik beye teşekkürümü bildiririm.
Aynur TALIBLI – Tarih ve Medeniyet Araştırmacısı
Yazarın diğer yazıları için tıklayınız.
____________________________________________________
Faydalanılan kaynaklar:
1. Ögel, B. (2001). Türk Kültürünün Gelişme Çağları. İstanbul:Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı Yayınları.s.301. “Eski Türklerde Savaş ve Savaş Stratejıleri”.Serap Cansu KEMAL.
2. Ögel, B. (2001). Türk Kültürünün Gelişme Çağları. İstanbul:Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı Yayınları. Yazar Aynur Talıblı’nın”Türklerin döyüş felsefesi-onlar niye,ne üçün savaşırlar?” isimli araştırmasından.
3. Aynur Talıblı’nım”BAKÜ’NÜN Fethi ve ya “Kutlu Zafer Bakü” TRT DİZİSİ OLMALI” isimli makalesinden.
Comments are closed