Bağış Sepeti

Yasal Uyarı: Kaynak gösterilmeden ve açık link verilmeden sitede yer alan yazılar kullanılamaz.

Etkinlikler

SASAM, GAZİ ÜNİVERSİTESİ’NDE “ORTADOĞU’DA YAŞANAN GÜNCEL GELİŞMELER” KONULU PANEL DÜZENLEDİ

SASAM, Gazi Üniversitesi Kamu Yönetimi Araştırmaları Topluluğu ile birlikte Gazi Üniversitesi’nde “Ortadoğu’da Yaşanan Güncel Gelişmeler” konulu panel düzenledi.  Şehitlerimiz anısına saygı duruşu ve İstiklal Marşıyla başlayan program, ortadoğuya ilişkin kısa bir video gösteriminin ardından Topluluk Başkanı İbrahim Bahar’ın takdim konuşmasıyla devam etti.

Moderatörlüğünü SASAM Genel Sekreteri Mesut Emre KARAKÖSE’nin yaptığı panele, SASAM Uzmanı Ayhan BİLGİLİ, SASAM Ortadoğu Masası Direktörü Yrd. Doç. Dr. Ziya ABBAS ve Ankara Politikalar Merkezi Başkanı Hasan KANPOLAT konuşmacı olarak katıldı.

IMG-20151230-WA0016

Panelin giriş kısmında Sayın KARAKÖSE kısaca şu hususları kaydetti: “Ülkemiz jeopolitik konumu itibariyle dünyanın en istikrarsız üç bölgesinin ağırlık merkezindedir. Tarihte güçlü olduğumuz dönemlerde Balkan, Kafkas ve Ortadoğu coğrafyaları huzur ve sükun bulmuştur ancak Osmanlı sonrasında kan ve göz yaşı hakim olmuştur. Bugün Ortadoğu dünyanın terör bataklığına dönmüş bir haldedir. Milli meseleler iç siyasetin bir parçası olarak değerlendirilmemeli, milli birlik ve bütünlük içinde bir yaklaşım sergilenmelidir.”

Sayın ABBAS konuşmasında ortadoğu’da yaşanan güncel gelişmelerle ilgili bilgiler paylaşarak şu hususları tespit etti: “Emperyalist devletler ortadoğuyu petrol kuyusu olarak görmektedir. Bölgede en çok zarar gören ve mağdur olan kesim Türkmenlerdir. Türkmenler’e karşı etnik temizlik uygulanmaktadır. Irak ve Suriye’nin parçalanmasına ve 7-8 devlet doğmasına dönük planlar yapılmaktadır. Bu planlara ancak Türkiye engel olabilir. Türkiye’nin bölgeye ilişkin dış politikası gözden geçirilmelidir. Bir süre önce Musul-Kerkük kırmızı çizgi iken, bu çizgi zaman içinde Fırat’ın batısına çekilmiştir. Son günlerde ise PYD’nin Fırat’ın batısına geçtiğine dair haberler gelmektedir. Arap Baharı ve Suriye iç savaşının geldiği nokta burasıdır.”

IMG-20151230-WA0002

Sayın KANPOLAT ise “1. ve 2. dünya savaşlarından sonra bölgenin yeniden yapılandırıldığını, SSCB’nin dağılmasından sonra dengelerin yeniden şekillendiğini” söyleyerek devamla “IŞİD adı verilen örgüt asimetrik savaşı çok iyi uygulamaktadır, global kapitalizmin parçasıdır. Bugün IŞİD sayesinde Suriye ve Irak üzerinden İslamiyet kötülenmeye çalışılmaktadır.” dedi.

Sayın BİLGİLİ, ortadoğu coğrafyasında yaşananların tarihsel köklerinden arınmış olarak ele alınmasının sağlıksız sonuçlara götüreceğini belirterek ” Türkiye, ortadoğu coğrafyasının komşusu iken parçası olmuştur. Ortadoğudaki her gelişmenin Türkiye’ye yansıması olmaktadır. Suriye nüfusunün 6-7 milyonluk kısmı ülkelerini terk etmek durumunda kalmıştır ve bu durum ilerde başka sorunlarla yüzleşmemize yol açacaktır. IŞİD’i tartışmak ‘örtü’yü tartışmaktır. Örtüyü kaldırabilirsek altındaki gerçekleri okuyabiliriz. Şekillendirilmek istenen yerlere önce IŞİD sokulmaktadır. IŞİD, adeta bir tavşan atlettir. Operasyona zemin hazırlar. Bölgeyi petrolle okumak doğru değildir, çünkü bu karışıklıklardan önce petrolü alan emperyalistlerle, sonrasında sömüren güçler arasında değişiklik olmamıştır.”
img

Sahipkıran Stratejik Araştırmalar Merkezi (SASAM); 1 Aralık 2012 tarihinde kurulmuş, Ankara merkezli bağımsız bir düşünce kuruluşudur. Sahipkıran; Müşteri (Jupiter) ve Zühre’nin (Venüs) aynı hizada (bir burçta) oldukları zamanda doğan kişilere atfedilen bir sıfattır. Bu kişilerin cihangir olacaklarına inanılır. Cengiz ve Timur Hanların Sahipkıran oldukları bilinmektedir. Türk Dil Kurumunun yayınladığı güncel sözlükte, Sahipkıran için; “güçlü ve üstün hükümdar” tanımı yapılmaktadır.

Comments are closed

Benzer Gönderiler