Bağış Sepeti

Yasal Uyarı: Kaynak gösterilmeden ve açık link verilmeden sitede yer alan yazılar kullanılamaz.

Alıntı Yazılar

IRAK KÜRDİSTAN BÖLGESEL YÖNETİMİNDE BİTMEYEN KRİZ

(Not: Aşağıdaki metin, linkte yer alan videonun transkriptidir.)

Seçimlerin yapıldığı ama hükümetin kurulamadığı bir yer düşünün… İşte Kürdistan Bölgesi, tam da böyle bir belirsizliğin ortasında. Seçimler yapıldı, halk sandığa gitti. Ama üzerinden bir yıl geçmesine rağmen hâlâ hükümet kurulamadı. Bu durum, eğitimi, sağlığı ve insanların günlük yaşamını da kilitliyor.

Peki, Kürdistan Bölgesi neden kendi hükümetini kuramıyor? Ve bu çıkmaz bölgeyi nasıl bir geleceğe sürüklüyor?

İki yıldan uzun süren gecikmenin ardından Kürdistan Bölgesi nihayet 20 Ekim 2024’te yeni seçimleri gerçekleştirdi. Bu, seçim döngüsünün beşinci ilan edilen tarihiydi. Ancak seçimlerin yapılabilmesi için federal seçim komisyonu devreye girdi; çünkü geçerli bir bölgesel komisyon yoktu.

KDP ve YNK’nin geçmişteki çatışmaları, seçim sisteminin şekillendirilmesine de yansıdı. KDP, tek bölgeli sistemden çok bölgeli sisteme geçişi sağladı ve kendi lehine olan kotayı güçlendirdi. Bu süreçte Türkmenler ve Hristiyanlara ayrılan kontenjanlar azaltıldı. Toplam sandalye sayısı 100 olarak belirlendi.

20 Ekim seçimlerinde halk yoğun katılım gösterdi. Bu, önceki seçimlere kıyasla dikkat çekici bir oran olarak kayıtlara geçti. Ancak katılım umutla birleşse de partilerin aile odaklı siyaset anlayışı halkın beklentilerini karşılamadı. Halk, oyunun karşılığını göremediği bir siyasi sistemin içinde kendini boşlukta hissetti.

Seçim sonuçları, KDP’ye 39, YNK’ye 23 ve Yeni Nesil Hareketi’ne 15 sandalye kazandırdı. Matematiksel olarak KDP, YNK veya Yeni Nesil ile koalisyon kurabilirdi. Ancak KDP ve Yeni Nesil görüşmeleri ciddî bir zemine oturmadı ve yeni hükümetin tek olası seçeneği KDP-YNK koalisyonu hâline geldi.

Seçimlerin üzerinden bir yıl geçti, ancak hâlâ hükümet kurulamadı. Sorun sadece sandalye paylaşımıyla sınırlı değildi. Başkanlık yetkileri, içişleri, maliye ve doğal kaynaklar gibi kilit bakanlıklar adeta “kırmızı çizgi” hâline geldi. KDP bu pozisyonları bırakmayı reddederken, YNK paylaşım konusunda ısrar etti. Bu karşılıklı güvensizlik, hükümet kurma sürecini kilitledi.

Üstelik YNK’nin kendi içinde de derin çatışmalar yaşandı. Lahur Şeyh Cengi’nin operasyonla yakalanması ve ardından parti içinde ortaya çıkan bölünmeler süreci daha da çıkmaza soktu. Analistler, bu çatışmayı sadece parti çıkarlarının ötesinde, sistemin derin bir yapısal sorunu olarak değerlendiriyor. Devlet kurumları partilere bağımlı hâle gelmiş durumda. Ordu, polis ve yargı gibi kritik mekanizmalar bile siyasi ailelerin kontrolünde. Böyle bir yapı, ortak yönetimi neredeyse imkânsız kılıyor.

Muhalefetin durumu da farklı değil. Yeni Nesil Hareketi Başkanı’nın tutuklanması ve cezasının Süleymaniye mahkemesi tarafından onaylanması, demokratik sürecin tarafsızlığına dair kaygıları artırdı. Bunun en çarpıcı örneği Peşmerge güçleri. Yıllardır gündemde olan birleşme projesi, KDP ve YNK’nin kontrol mücadelesi yüzünden hayata geçirilemedi. Böylece Kürdistan’ın en kritik güvenlik kurumu bile siyasi ayrışmaların gölgesinde kaldı.

Hükümet krizinin bedelini doğrudan halk ödüyor. Eğitim sisteminde öğretmenler grevde, hastaneler kısmi hizmet veriyor, maaşlar ödenmiyor. Temel kamu hizmetlerinin aksaması, hayatın her alanını etkiliyor. Bu kriz, sadece ekonomik değil, psikolojik bir yıkıma da yol açtı. Halk, kullandığı oyların bir karşılığı olmadığını deneyimledikçe siyasi sürece güvensizlik artıyor.

Kürdistan’daki siyasi tıkanıklık, sadece iç politikayı etkilemiyor. Bölge, Irak merkezi hükümeti ve İran ile Türkiye gibi komşu ülkeler açısından kırılgan hâle geliyor. Irak hükümeti, Kürdistan Bölgesi’ndeki boşluğu daha fazla müdahale etmenin gerekçesi olarak kullanıyor. Petrol ve petrol dışı gelirler üzerinde artan kontrol, bölgesel güçler için fırsat yaratıyor.

Uluslararası toplum ise endişeli. Batılı ülkeler, Kürdistan Bölgesi’nde siyasi tıkanıklığın bölgesel istikrarı tehdit ettiğini vurguluyor. Konsolosluklar, KDP ve YNK yetkililerine sözlü uyarılarda bulunuyor; ancak pratikte hâlâ bir ilerleme kaydedilemiyor. Eğer hükümet kurulamamaya devam ederse, Kürdistan Bölgesi’nin resmi kurumlarının meşruiyeti daha da azalacak. Ekonomik kriz derinleşecek, toplumsal sorunlar artacak ve halkın siyasi katılımı giderek düşecek.

Tek taraflı bir kabine kurulursa, Bölge içindeki güç dengesi bozulacak ve bu, hem Kürtler arasında hem de Irak merkezi hükümeti ile ilişkilerde ciddi gerilimler yaratacak. Buna ek olarak, dış güçlerin müdahale olasılığı artacak. Petrol gelirlerinin yönetimi, sınır güvenliği ve diplomatik ilişkiler üzerindeki kontrol, Kürdistan’ı stratejik olarak daha kırılgan hâle getirecek.

Analistler, hükümetin kurulabilmesi için üç temel adımın gerekli olduğunu belirtiyor:

  1. Adil Güç Paylaşımı: Başkanlık ve kilit bakanlıkların partiler arasında eşit ve şeffaf biçimde dağıtılması.

  2. Tahkim Mekanizması: Anlaşmazlık durumlarında tarafların çekilmesini önleyecek ve hükümetin işleyişini garanti altına alacak mekanizmaların oluşturulması.

  3. Halkın Önceliği: Partilerin çıkarlarını aşarak, vatandaşların temel hizmetlere erişimini güvence altına almak.

Bunlar sağlanmadığı sürece kabinenin kurulması sadece zaman kaybı olacak ve kriz derinleşmeye devam edecek. Gelecek, partilerin iradesine ve çözüm odaklı yaklaşımına bağlı. Eğer KDP ve YNK koltuk hesaplarını aşamazsa, Kürdistan Bölgesi’nin toplumsal, ekonomik ve diplomatik sorunları daha da derinleşecek. Ancak eğer taraflar uzlaşıyı başarırsa, Bölge yeniden istikrar yoluna girebilir ve halkın güveni geri kazanılabilir.

img

Sahipkıran Stratejik Araştırmalar Merkezi (SASAM); 1 Aralık 2012 tarihinde kurulmuş, Ankara merkezli bağımsız bir düşünce kuruluşudur. Sahipkıran; Müşteri (Jupiter) ve Zühre’nin (Venüs) aynı hizada (bir burçta) oldukları zamanda doğan kişilere atfedilen bir sıfattır. Bu kişilerin cihangir olacaklarına inanılır. Cengiz ve Timur Hanların Sahipkıran oldukları bilinmektedir. Türk Dil Kurumunun yayınladığı güncel sözlükte, Sahipkıran için; “güçlü ve üstün hükümdar” tanımı yapılmaktadır.

Comments are closed

Benzer Gönderiler


Warning: Undefined variable $logoUrl in /home2/sahipkiranorg/public_html/wp-content/plugins/iyzico-woocommerce/includes/Common/Helpers/BuyerProtection.php on line 79