Bağış Sepeti

Yasal Uyarı: Kaynak gösterilmeden ve açık link verilmeden sitede yer alan yazılar kullanılamaz.

BITCOIN HAKKINDA MERAK EDİLEN HERŞEY

Yaşar ErdinçBilgeyatirimci.com

Bitcoin konusunda hemen herkeste inanılmaz bir kafa karışıklığı var. Kimse ne olduğunu tam olarak bilmiyor. Bu aşamada yazılımcılarla, ekonomist ve finans sektöründe çalışanlar karşı karşıya gelmiş durumda. Bugün Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek Bitcoin’in spekülatif olduğunu ve yatırım yapanlar için büyük riskler taşıdığını söyledi. Öte taraftan SPK ve Maliye Bakanlığı Bitcoin kazançlarının vergilendirilmesi konusunda çalışma yaptığını duyurdu. Bu yazıda sizleri aydınlatmayı amaçlıyorum.

Bu aydınlatma ve finansal okur yazarlığınızı geliştirmesini beklediğim yazının her satırında önemli bilgiler var. Bu yazıyı okuduktan sonra Bitcoin hakkında en azından en sağlıklı bilgiye sahip olacağınızı düşünüyorum. Çünkü bu konuyu çok basitleştirerek anlatacağım. Eğitimci olduğum için en karmaşık konuların bile basite indirgenmesinden yanayım.  Ekonomi gibi karmaşık bir konuyu bile “Para Harekatı” kitabımda sıradan insana anlatmayı amaçlamıştım ve kitabımla ilgili olarak kitap satış sitelerinde yapılan yorumlardan, bana gelen mail ve mesajlardan bu zorluğu başardığım konusunda görüş oluştu. Şu an birçok Üniversite’de kitabımın yardımcı bir ders kitabı olarak okutuluyor olması da bunun bir göstergesidir (Arzu edenler kitabımı PDF olarak buradan ücretsiz indirebilirler) . İnsanlarımıza bir konuyu gerçekten basit anlatmalı ve anlamalarını sağlamalıyız. Adım adım anlatacağım…

Adım-1 -Her icat mutlaka bir ihtiyaçtan doğar. Sevdiği kızla buluşmaya çalışan ama kızın sürekli olarak “kış gelmeden bu çorapları örmem lazım, bunlar bitmeden görüşemeyiz” cevabını alan adamcağızın en sonunda çorap ören makineyi icat etmek zorunda kaldığını bir yerlerde okumuştum. Belki gerçek değildir ama mesaj çok net. Her icat bir ihtiyaçtan doğar. 

Adım-2: Ödeme aracı: Türkiye’de herkesin çok yaygın olarak kullanmaya başladığı PAYPAL’ın Türkiye’deki faaliyet izni sonlandırılmadan önce ödemelerde inanılmaz kolaylık sağlayan bir araç olduğu için, ben de kullanıyordum. Şu an bütün dünyada paypal ile ödeme yapabiliyorsunuz (Türkiye’de aktif değil). Bunun Bitcoin ile benzerliği belki dolaylı yoldan olabilir ama Brezilya’daki bir adamdan Türkiye’de ödeme alabiliyordunuz ve paypal hesabınızdaki parayı, isterseniz kendi bankanıza isterseniz kredi kartınıza gönderebiliyordunuz. FAKAAAAT! Paypal işlem başına ciddi komisyonlar alıyor ve ciddi para kazanıyordu. Bir bakıma dünyadaki kredi kartlarının tümünün kesişim noktasıydı. Sadece aracılık işlemi yapıyordu. Fikir çok mükemmeldi ama standart bir ödeme aracıydı. PAYPAL’ı doğuran ana neden uluslararası ödemelerde adeta bir takas görevi üstlenmesi ve ödeme işini saniyelere indirmesiydi. Ama bunun bir maliyeti vardı.

Adım-3- Para gönderme komisyonları: BİTCOİN’i doğuran ana sebep,  aç gözlü aracılara (Bankalar, Paypal, Pos makinaları vs) komisyon ödemeden ve sıfıra yakın maliyetle para transferi yapma ihtiyacıydı. Ama bu sistemdeki para birimi ABD doları olamazdı, çünkü ABD doları Amerikan Merkez Bankası FED’in kontrolündeydi ve siz yeni bir dolar basamazsınız. Hiç bir ülkenin para biriminin esiri olmadan küresel bir para yarattığınızda eğer insanlar ilgi gösterirse tüm dünyada bu para birimi kullanılabilirdi. Bürokrasi sıfıra indirilmiş oluyordu. Dijital olacağı için, her an her yerden ulaşabileceğiniz bir paraya sahip oluyordunuz.

Adım-4- Bitcoin’in ortaya çıkışı- Satoshi Nakamoto isimli kişi bir makale yayınlayarak (makaleye buradan ulaşabilirsiniz) Bitcoin’i dünyaya tanıttı. Nakamoto’nun özelliği matematikçi ve yazılımcı olması. Araya hiç bir finans kuruluşunu sokmadan direkt olarak alıcıdan-satıcıya veya ödeyenden-ödeme alan kişiye  para transferini gerçekleştirme boşluğunu çok doğru bir şekilde görmüş  ve  muazzam bir ödeme sistemi kurmuş. Bu sistemin ayrıntısına ben girmeyeceğim ve basit bir örnekle anlatacağım. Fakat güvenilirliği konusunda şunu söyleyebilirim. Bankadaki paranız ne kadar güvendeyse, bitcoin cüzdanınızın  da o kadar güvende olduğunu gördüm.

Adım-5- Bitcoin teknik detaylar:  Bu yazıyı okuyan herkesin herhalde bir mail adresi vardır. Mail hesabınıza başkası girebiliyor mu? Eğer şifrenizi verirseniz tabi ki girer. Ya da hack edilirse mail adresiniz başkası tarafından ele geçirilebilir. Birisine mail gönderebiliyorsunuz. Şöyle düşünün… Aynen mail kutusu gibi bir sanal cüzdanınız var  (bitcoin cüzdanı) ve buradan bitcoin cüzdanı olan dünyadaki herkese  bitcoin gönderebiliyorsunuz. Bitcoin gönderimi yaparken çok cüz’i bir komisyon (on binde 5 gibi) ödüyorsunuz ama bitcoin alırken komisyon ödemiyorsunuz. Üstelik bu işlem anında gerçekleşiyor ve bankalarda olduğu gibi 2-3 gün beklemiyorsunuz. Bitcoin’i size kim satıyorsa o kişi komisyon ödüyor. Burada aklınıza güvenlik sorunu gelebilir, fakat kripto şifreleme, mail programlarındaki şifrelerden çok çok ileri düzeyde olup, yazılımcılar bunun kırılmasının imkansıza yakın olduğunu belirtiyorlar. Konunun teknik detaylarını Türkçe olarak anlatan en başarılı videonun linki buradadır (bu video linkini gönderen Levend Kafadar’a teşekkür ediyorum). Bu videoda yazılım açısından konu ele alınıyor, bitcoin madenciliği, işlemlerin nasıl gerçekleştiği ve çift ödemenin nasıl engellendiği çok ayrıntılı bir şekilde anlatılıyor.  Teknik bilgi için bu videoyu izleyebilirsiniz. Ben sizlere şimdi çok çok daha önemli olan ve yazılımcıların hiç bilmedikleri ve farkında olmadıkları, kendi uzmanlık alanım olan konuları anlatacağım.

Adım-6- Herhangi Bir şeye nasıl değer biçeriz? İşte yazılımcıların güvenlik konusuna odaklanarak, Bitcoin konusunda kaçırdıkları en önemli nokta budur. BITCOIN kaç dolar olmalı? Şu an pahalı mı? Daha da yükselme olasılığı var mı? Aslında bitcoin’e değer biçebilir miyiz? İnsanlar gelirlerini iki şekilde kullanabilirler. Ya tüketirler ya da harcamadıkları kısmı (tasarrufu) yatırım araçlarına yatırırlar. Tüketilecek varlığa veya yatırım yapılacak varlığa değer biçmek çok ayrı konulardır. Bir tüketim kararı verirken bize sağlayacağı tatmin duygusuyla ödeyeceğimiz fiyatı ve bütçemizi karşılaştırırız. Evinize televizyon veya kendinize araba satın alacağınız zaman, elinizdeki bütçe ile size en güçlü tatmin duygusunu (marjinal faydası en yüksek) veren ürünü alırsınız. Bu konu, mikro-ekonomi dersinin Tüketici Kararları kısmında incelenir. Bitcoin yenilip, içilecek bir şey olmadığı için tüketim amaçlı ödeme yapamayız. Tasarrufların yatırıma dönüşmesi ise çok ayrı bir konudur. Bir kişi elindeki sermaye ile köşe başında bir çerezci dükkanı ya da cafe açıyorsa, bir yatırım yapıyordur (tüketim değil). Çünkü bu harcama sonrasında bir getiri beklentisi vardır. Mevduat yapmak veya borsada hisse senedi almak ya da gayrimenkul yatırımları da bu tür kararlardır. Herhangi bir yatırıma değer biçerken, bu yatırımdan elde etmeyi beklediğiniz nakit akışını belirli bir iskonto oranıyla (beklediğiniz getiri oranıyla) iskonto eder ve buna fiyat biçersiniz.  Çerezci dükkanı açana biri, 100 bin lira yatırım yaptığında her yıl 15 bin lira net kâr elde edeceğini düşünüyorsa ve bu yatırımdan %20 yıllık getiri bekliyorsa  15.000 /(1+%20)^1 + 15.000/(1+%20)^2 + 15.000/(1+%20)^3 +…..+ 15.000(1+%20)^n + hurda değeri formülüyle çerezci dükkanına yıllık %20 getiri sağlamak için ne kadar yatırım yapması gerektiğini bulur (İndirgenmiş nakit akımları yöntemi). Bir başka yöntem de yatırdığınız paranın geri dönüş süresidir. Hisse senedine değer biçerken de birden çok yöntem vardır. Örneğin firmanın gelecekteki nakit akışlarını bugüne indirger ve bir hisseye değer bulursunuz (indirgenmiş nakit akımları yöntemi). Bir başka yol ise şirketin karlılık ve mali perfromansına göre piyasa çarpanlarının ne olması gerektiğine benzer durumdaki şirketlerin piyasa çarpanlarına (F/K, PD/DD, Temettü verimi vs..)  bakarak karara verebilirsiniz (Çarpanlar yöntemi). Bir de Gordon Modeli vardır arzu edenler internetten araştırabilirler (basit anlatımla gelecekte elde edeceğiniz temettüleri bugüne iskonto edersiniz).

Adım-7- BITCOIN bir yatırım aracı mıdır? Devlet tahvili alırsanız, dönemsel ve dönem sonu faiz alırsınız. Borsaya yatırım yaparsanız, ileride kâr payı alırsınız + hisse değer kazanırsa sermaye kazancı/kaybı (alım-satım farkı) elde edersiniz. Altın alırsanız, bankalar yıllık %1-2 faiz ödedikleri için yıllık bazda %1-2 getiriniz olur + Altından kaynaklanan sermaye kazancı ya da kaybı sizin getirinizdir.  Demir ticareti yapıyorsanız, aldığınız demiri fiyatın üzerinde satarsınız ve kâr elde ederseniz. Bu nedenle yatırımdır. Kuyumcular, altın alıp satarlar ve aradaki farktan kâr elde ederler. Altının fiyatı yükselse de düşse de, kuyumcu aradaki alım satım farkından kazanır. Bu yüzden kuyumcu için getiri kârdır.

BITCOIN’i icat eden Nakamoto, yazdığı makalenin hiç bir yerinde bunun bir yatırım aracı olduğunu söylemiyor ve sadece neredeyse bedavaya yakın bir maliyetle kolay ödeme aracı olduğunu belirtiyor ve teknolojik yapısını ve ayrıntılarını veriyor. Teknolojik alt yapısıyla bitcoin küresel ödeme alanında bir devrimdir. Tüm dünyada ödeme yapabileceğiniz sanal para birimidir. Üstelik bu ödemelerde parayı gönderen kişi isterse kendini gizleyebilmektedir, fakat bu özelliği ileride ciddi problem olabilir. Yani en önemli özelliği, dolar yoluyla tüm ülkelerin para birimlerine çevrilebilme ve ödeme yapılabilme özelliğidir.

BİTCOİN’in bir getirisi yoktur. Yani bitcoin’ininizi bir bankaya yatırıp faiz alamazsınız. Sadece fiyatının artacağını düşünerek spekülatif bir amaçla (sermaye kazancı sağlamak) için BITCOIN almayı düşünebilirsiniz. Halbuki bitcoin’in temel fonksiyonu, ödeme aracı olmasıdır. Bitcoin’i altına benzetenler var. Altın hiç olmazsa sanayide (bilgisayarların chip üretiminde)  ve mücevher sektöründe kullanılıyor. Kongo ormanlarında bir kabileye altın verseniz ve karşılığında yemek isteseniz size yemek verebilirler. Altın, yenmiyor içilmiyor ama gösteriş için tüketen çok büyük bir kitle var. Ama bitcoinin böyle bir fonksiyonu yok. Bitcoin bir yatırım enstrümanı değil, bir ödeme yöntemidir. 

Adım-8- Bitcoin’in yanlış dizaynı: Bitcoin’in fiyatının artmasının sadece bir tane açıklaması var. Tüm dünyada sadece 21 milyon adet bitcoin basılabilecek olmasıdır. Şu ana kadar tedavüle 16.4 milyon adet Bitcoin çıkmış durumdadır. “Bitcoin madenciliği” ile insanlar büyük boyutta server’lar kurarak bitcoin transferlerinin sağlıklı bir şekilde gerçekleşmesini sağlarken, karşılığında ödül olarak bitcoin sahibi olabiliyorlar (Yukarıda verdiğim videonun 10. dakikasında bunun ne olduğu anlatılıyor). Bitcoin fiyatı arttıkça “bitcoin madenciliğine” yatırım yapanların sayısı da inanılmaz bir şekilde arttı. Aslında Bitcoin’i icat eden Nakamoto bence işte bu noktada büyük bir hata yapmış. Eğer bir finans uzmanı ile konuşmuş olsaydı, bitcoinin bir hesaptan diğer bir hesaba transferi için gereken güvenliği sağlamak adına bu tür bir ödül yöntemi geliştirmek (bitcoin madenciliği) yerine, bu transfer güvenliğini sağlayacak HASH süreçlerine yatırım yapanlarla komisyon paylaşımı yapabilirdi.  Normalde 1 BITCOIN=1 ABD Doları olarak sabit bir kur belirleseydi, BITCOIN gerçek bir devrim olabilirdi ama BITCOIN’i bitirecek olan şey, bitcoinin değerinin AŞIRI DALGALI, SPEKÜLATİF ve ÇOK YÜKSEK FİYATLARDA olmasıdır. Karşılıklı ödemelerde kullanılacak bir para biriminin sahip olması gereken en önemli unsur İSTİKRAR’dır.  Olayı şöyle düşünün, Amerika’daki arkadaşınıza 17.000 $ para göndereceksiniz. Siz bu işlemi yaparken 1 BTC=17.000 $ olsun.  Gönderme işinin 5 dakikada gerçekleştiğini düşünelim. Para hesaba geçtiği anda 1 BTC=16.800 $ ise burada büyük bir sorun vardır. Aşırı volatilite ve çok kısa sürelerdeki aşırı dalgalanma nedeniyle bir türlü bu parayı tam olarak gönderemeyebilirsiniz. Eğer 1 bitcoin=1$ olarak belirlenseydi böyle bir sorun olmaz ve tüm dünyada insanlar bankalara yüksek komisyonlar ödemekten kurtulup sadece bu yolla para gönderebilirlerdi. Dolayısıyla herkes bir Bitcoin cüzdanı açtırırdı. Şu an aslında hiç kimse BITCOIN’i bu tür ödemeleri yapmak için talep etmiyor! BITCOIN’ e olan talebin tek sebebi fiyatının artıyor olmasıdır. Fakat yukarıda da söylediğimiz üzere BITCOIN bir yatırım aracı değildir. Bitcoin, altın değildir. Bitcoin, hisse değildir. Eğer Nakamoto finans konularından biraz anlıyor olsaydı, bir şirket kurup, 1 BTC= 1 $ yapardı ve ben de bu şirketin hisselerini alırdım. Dünya çapında oluşacak milyar dolarlık para transferinden on binde 1 komisyon alsanız bile dehşet büyüklükte paralar yapar ve dünyada yaygınlaştıkça hisse değeri uçardı. Bu hisse senedinin fiyatının ne olmasını gerektiğini rahatlıkla hesaplayabilirdik. Peki bu haliyle bitcoin’e değer biçebilir miyiz?

Adım-9- BITCOIN’in fiyatı ne olmalı?  Bir yatırım enstrümanı olmadığı ve belli bir vadede bir getirisi olmadığı için yukarıda verdiğimiz formüller Bitcoin (BTC) için geçerli değildir. Şöyle bir hesap yapmaya çalışalım; Şu an dünyada 16.4 milyon adet çıkarılmış bitcoin var.  1 BTC = 17000 $ olduğuna göre toplam değeri 278.8 milyar dolar ediyor. Dünyanın en fazla ihracat yapan ilk 20 ülkesinin toplam ihracatı 13 trilyon dolar civarındadır. Varsayalım ki bu ihracatın tamamında ödemeler  BTC ile yapılacak olsun. Bu durumda 13 trilyon doları 21 milyon BTC’ye bölerseniz BTC’nin fiyatı 616 bin dolar olabilir. Benzer şekilde, ithalatı veya ülke içi alışverişleri de BTC ile hesaplayabilirsiniz. Örneğin ABD’de 1 yılda yapılan toplam tüketim 11 trilyon dolardır. Eğer BTC sadece ABD’de işlem görüyor olsaydı ve herkes bütün harcamalarını BTC ile yapıyor olsaydı BTC’nin değeri  407 bin dolar olabilirdi.  Tüm dünyadaki tüketimin tamamı  45-48 trilyon dolardır. Bu tüketimin tamamı eğer BTC ile yapılıyor olsa ve herkes kredi kartlarını atsa, bankaları kullanmasa, bütün tüketimini BTC  ile yapsa 1 BTC 2 milyon dolar eder.

Şimdi sadede gelelim ve uçuk rakamlar yerine akıl yürütelim. Acaba dünya genelinde tüketicilerin tamamı BTC’yi kullanacak olsa, toplam 45-48 trilyon dolarlık  tüketimin  % kaçını BTC ile yaparlar? Gelecek 10 yılda acaba toplam tüketimin BTC ile yapılan kısmı  %1’e ulaşabilir mi?  Varsayalım ki ulaştı. Bu durumda 450 milyar  doları 21 milyon’a bölünüz. Bu da 21 bin 500  dolar yapıyor. Yani eğer dünyadaki toplam tüketimin %1’i BTC ile yapılırsa  1 BTC, 24 bin dolar olabilir.  Şimdi 10 puanlık uzman sorusu. Dünyadaki toplam tüketimin Yüzde 1’i BTC ile mi yapılıyor? CEVAP KOSKOCAMAN BİR HAYIRRRR. Şu anki fiyat, çılgın bir fiyattır.  Ama bitcoin’e fiyat biçenler bunun yaygınlaşacağını ve ileride herkesin ödemelerde bitcoin kullanacağını varsayarak uçuk fiyatlardan bahsediyorlar.

Adım-10- Bitcoin’i Bitirecek En Önemli Unsurlar:

1. Bitcoin aldığınız veya birine gönderdiğiniz andan itibaren geri dönüşü yok. Karşı taraf size kendi rızasıyla geri ödeme yapmadığı sürece paranızı geri almanız mümkün değil. Kredi kartıyla bir ödeme yaptığınızda, bunu iptal ettirebilir ve kredi kartınıza iade yapılabilir. Sizi tüketici yasaları koruyor. Fakat bir ödemeyi bitcoin ile yanlışlıkla yapan veya yanlış yere para gönderen birini koruyan bir tüketici yasası ve başvurabileceği bir birim yok. Bitcoin ile ödemeler yaygınlaştıkça, bitcoin kabul eden sahte alışveriş siteleri hızla çoğalacak, ödemeyi alacak ama istenilen mal veya hizmeti göndermeyebileceklerdir. Şu anda bile, 850 TL’Lik cep telefonunu 150 TL’ye sattığını söyleyen ama ödemeyi aldıktan sonra cep telefonu yerine kutu içinde salatalık gönderen siteler var. Bu sitenin bitcoin ile ödeme aldığını düşünsenize… Dolayısıyla AŞIRI VOLATİLİTE, İSTİKRARSIZLIK ve SAHTEKARLIK için bunu kullanacak olan sitelerin olması nedeniyle BTC asla dünyada gelişen bir ödeme birimi olamaz.

2. Bitcoin’in fiyatının çok yükselmesinin bir diğer nedeni kara para aklama işine çok açık olmasıdır. Hesap cüzdanı açtığınızda kimliğinizi veriyorsunuz ve bitcoin satın almak için gerekli olan parayı banka veya diğer bir finans kuruluşundan yapabiliyorsunuz. Finans kuruluşuna para yatırırken ise mevzuat gereği örneğin Türkiye’de paranın kaynağını göstermek zorundasınız. Dolayısıyla Bitcoin cüzdanına giden paranın kaynağı bir nebze bellidir. Fakat, Türkiye’ye çuvalla para getirebilirsiniz. Ya da Rusya’da hesap açıp kaynak göstermeden parayı bir bankaya yatırıp bitcoin cüzdanınıza BTC alabilirsiniz. Transferlerin tamamı loglarda tutuluyor ama sadece siz görebiliyorsunuz. Dolayısıyla uyuşturucu ticareti yapanlar için muazzam bir fırsat doğmuştur. Hatta bu tip kara para aklayanların BTC fiyatını yükselterek, çok daha yüksek miktarlarda transferlerini gerçekleştirme amacı taşıdıklarını düşünüyorum. Şüpheniz olmasın ki birçok ülke bu konuda düzenlemeler getirecektir ve para transferi loglarının tamamının Merkez Bankaları tarafından açıkça görülmesi zorunluluğunu getirebileceklerdir. Amerika bu tür gizli transferlere izin vermeyecektir ve maliye bakanı zaten bu konuda çalışma yapıldığını açıkladı. Yasal düzenlemeler bitcoin konusunda ciddi bir soru işaretidir.

3. BTC’ye yatan  paranın tamamı acaba yapılan alışverişler veya para gönderimi amacıyla mı talep edildi? Cevap kesin olarak HAYIR. Yani şunu demek istiyorum. Amazon.com’dan kitap satın almak istediğiniz ve kredi kartı üzerinden komisyon ödememek için mi bitcoin cüzdanı açıp bitcoin satın aldınız?  HAYIIIIR… Eğer almışsanız, sadece ileride fiyatının daha da artacağını düşünerek satın aldınız. BTC ile yapılan alışverişe ilişkin bir veri olsa, daha sağlıklı değerlendirme yapmak mümkün olabilirdi. Ama bu veri yok.  Üstelik BTC çok aşırı dalgalı olduğu için alışveriş amacıyla  kimse kullanmak istemez. Sadece şuursuz bir yatırımcı kitlesi zengin olma hayaliyle almaya devam eder.

4. Bitcoin’i bitirecek en önemli unsur, bunu alanlar tarafından BTC’nin bir yatırım aracı değil, sadece bir ödeme aracı olduğunu anladıklarında olacaktır. 1 tanesi 17 bin dolar olan BTC ile alışveriş ve ödeme yapmak anlamsızdır. Şu an 1300 tane bitcoin benzeri para birimi bulunuyor. Bunlardan hangilerinin değer kazanacağını tahmin ederek bu para birimlerine de yatırım yapanlar var. Merak etmeyin bu sanal para furyası kendisine ait “HAMDIM-PİŞTİM-YANDIM” sürecini yaşadıktan sonra 5-10 yıl içinde düzene girecek, ama bitcoin tarihteki yerini alacak, insanlar merkez bankalarının çıkaracağı sanal paralarla çok düşük maliyetli ödemeler yapabileceklerdir. Ya da bu 1300 tane para biriminden en istikrarlı olan fiyatı pek değişmeyen para birimi ödemelerde en çok kullanılan para olacaktır.

Bitcoin 17 bin dolar olduğu gibi 30-40 bin dolar da olabilir veya bir sabah bakarsınız ki 2-3 bin dolara düşmüş. Bunların hepsi daha önce tarihte yaşandı. İngilteredeki South Sea şirketinin değeri bugünkü parayla 85 trilyon dolara kadar yükselmişti. Finansal piyasalarda bunlar olur… Önemli olan furyaya katılıp katılmayacağınızdır.

Adım-11- Gökten Üç Elma Düştü 

Geçmişi hatırlamayanlar onu tekrarlamaya mahkumdur” Tarihçi George SANTAYA

Yalnızca iki tür yatırımcı olduğu söylenir;

1- Piyasanın hangi yöne gideceğini bilmeyenler

2- Ve bunu bilmediklerini bilmeyenler.

Fakat oldukça acınası bir üçüncü tür de vardır ki, bu da;

3- Piyasa uzmanlarıdır.     (Yatırımın Dört Temel Taşı Kitabından alıntıdır)

Yeni olan hiçbir şey yoktur, yalnızca tarih okumamışsınızdır.” Larry SWEDROE

Para kuramcısı Hyman Minsky her türlü balonun oldukça mantıklı bir açıklamasına yakınlaşmıştır. Bunun dört ön koşulu olduğunu varsaymaktadır.

* Birincisi; modern dönemde genellikle devrimci teknoloji ya da finansal yöntemlerde önemli değişmeler anlamına gelen “yerini alma”dır.

* İkincisi;  kolay kredinin bulunabilmesi, yani spekülasyon için borç para alınabilmesidir.

* Üçüncüsü; yatırımcıların en son çılgınlığı unutmuş olması gerekir. Bu nedenle yaklaşık her kuşakta bir kez balonlar ortaya çıkmaktadır.

* Dördüncüsü; beklenen getirileri ve risk primlerini hesaplama yeteneği bulunan rasyonel yatırımcıların yerini, yeni varlığı satın almaları için yalnızca makul bir hikayeye gereksinim duyanların alması.

Son iki koşul tek bir kelimeyle özetlenebilir: Coşku. Yatırımcılar fiyatların yükselmesinden başka bir gerekçe olmadığı halde, varlık satın almaya başlarlar.

Hangi saatte hangi yıldız ve gezegenin nerede olacağını sizlere tam olarak söyleyebilirim ama insanların çılgınlıklarını asla” Sir İsaac Newton (İngilterede’ki South Sea balonunda bütün parasını kaybettikten sonra bunu söyledi.)

Gökten üç elma düştü,

biri okuyanların başına,

diğeri yazanın başına,

sonucusu da Bitcion’e yatırım yapanların başına…

“Paranız Sağlığınızı Bozmasın” ( Bu da yılların tecrübesiyle söyleyegeldiğim sözüm)

 

Yaşar Erdinç Bilgeyatirimci.com

img

Sahipkıran Stratejik Araştırmalar Merkezi (SASAM); 1 Aralık 2012 tarihinde kurulmuş, Ankara merkezli bağımsız bir düşünce kuruluşudur. Sahipkıran; Müşteri (Jupiter) ve Zühre’nin (Venüs) aynı hizada (bir burçta) oldukları zamanda doğan kişilere atfedilen bir sıfattır. Bu kişilerin cihangir olacaklarına inanılır. Cengiz ve Timur Hanların Sahipkıran oldukları bilinmektedir. Türk Dil Kurumunun yayınladığı güncel sözlükte, Sahipkıran için; “güçlü ve üstün hükümdar” tanımı yapılmaktadır.

Comments are closed

Benzer Gönderiler